25 Şubat 2012 Cumartesi

Bahar geldi bile...

Güneş yüzünü gösterdi bizim dağlarda bugün... Nefis bir hava... Soba, "beni yakma bugün" dedi... Kafamı kapıdan uzattım, bahçe yemyeşil... Henüz çılgıncasına açmadılarsa da, papatyalar boy göstermiş, "topla beni" çağrısına karşı koyamadım, ufacık bir demet yapıverdim.

Mis gibi kokan mayıs papatyalarındansa, bu iri iri çiçekler her zaman heyecanlandırmıştır beni, baharın ilk müjdecisidirler çünkü... Bırakın yazın sıcağını, baharın ilk ılık günlerini bile beklemezler açmak için.

Bahçemizde 2 tane yaşını başına almış badem ağacı var, daha önce de paylaşmıştım. Bir de çocukları oldu, alt merdivenden bir sürpriz gibi başını uzattı 2-3 bahar önce... Nispeten daha korunaklı bir yerde, güneş görüyor da rüzgar almıyor pek... Bir baktım o da açmış çiçeklerini... Daha ne isterim. "Merhaba" dedim ona da.

Fulyalar açmadı bu sene, sanırım havanın mevsim normallerinin altında gitmesinden... Umudum frezyalarda, ama göreceğiz birkaç hafta içinde.

Her neyse, kışı çok güzel geçirdik ya, baharın gelmesinde bile bir hüzün buldum kendime... Sobanın üzerinde her daim demli çaya veda etme vakti geldi. O keyfi Ahmet Telli ile uğurlamalıyım en güzeli, bir sonraki kışa kadar:



Hiç kimse bir aşkı
Onarmaya kalkmasın
Kaybedilmeye değer
En güzel anında bitirilmişse eğer


Baharımız da kışımız kadar güzel geçsin...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...